Zeytin Ağacının Tarihçesi


  Zeytin Ağacının Tarihçesi

Oleacea familyasının bir üyesi olan zeytinin anavatanı, Güneydoğu Anadolu bölgesini  içine alan Yukarı Mezopotamya ve Güney Ön Asya’dır. Anadolu’ da özellikle Kilikya ovasında (Adana civarı) zeytin yetiştiriciliği yapıldığı konusundaki veriler, Hitit metinlerinde yer almaktadır. Zeytinin ilk kez kültüre alınışı ve ıslahı Samiler tarafından yapılmıştır.

Latince adı Olea europaea L.

İngilizce adı Olive tree

Efsanelere göre “zeytin, bütün ağaçların ilkidir” ve kutsal kaynaklarda insanlık tarihiyle yaşıt kabul edilmektedir.

Antalya Zeytinpark’ta 1200 yaşında bir zeytin ağacı.

Zeytinin dünyaya yayılışı üç yoldan olmuştur. Birincisi Mısır üzerinden Tunus ve Fas,

İkincisi Anadolu boyunca Ege adaları, Yunanistan, İtalya ve İspanya

Üçüncüsü ise İran üzerinden Pakistan ve Çin’dir.

Arkeolojik çalışmalar, zeytin yetiştiriciliğinin M.Ö 4.000’li yıllara kadar dayandığını göstermektedir.

Zeytin ağacının yaprakları dökülmez. Yaz kış yeşildir.

Yıllara meydan okuyan zeytin ağacı soğuğu sevmez ama çok aşırı sıcakları da sevmez. İyi bir sulamayla maksimum 40 ºC’e sıcaklığa dayanabilir. İlk sürgün ile somak sokumu arasında gecen sürecte (Şubat-Mart) sıcaklığın 5-10 ºC arasında bulunması sürgün için çok önemlidir. Hava sıcaklığındaki aşırı düşüş ve yükselmeler ürüne zarar verir.

Fransiz Coupine göre zeytin ağacı “zeytin fakir toprakların zengin bitkisi”dir. Her ne kadar Zeytin ağacının seçici olmadığı söylense de ışığı rahat görebileceği kalkerli-kumlu ve derin nemli toprakları sever.

Çiçeklenme zamanı nisan, mayıs bahar aylarıdır.

Ekim ile ocak ayları arasında olgunlaşır.

Zeytin ağacı adeta yaşlı bir bilge gibidir. Bilgenin yaşı ilerledikçe yüzündeki çizgiler artarken, ağaç yaşlandıkça boğumları artmaya başlar.

Artvin’den Hatay’a kadar tüm kıyılarımızda yetişir. Kıyıdan 200 km kadar içerilere sokulabilmektedir. Ülkemizdeki en önemli zeytin alanları; Ege, Marmara, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu bölgeleridir.

Zeytinyağının kilometre taşları

M.Ö. 6000 – Zeytin tarımının Suriye’de Samilerle başlaması

M.Ö. 3000 – Tarım bilgisi ve kültürü Akdeniz’de Doğu’dan Batı’ya doğru yayılmaya başlar. – Ortadoğulu tüccarlar Kıbrıs ve Girit’e zeytini götürdüler.

M.Ö. 2500 – Girit’te bulunan tarih öncesi toprak levhalarda zeytinyağı ve kullanımlarından söz edilir.

M.Ö. 2000 – Eski İsrailliler zeytinyağını rahipleri kutsamakta ve tapınaklardaki kandilleri yakmakta kullanırlar.

M.Ö 1780 – Hammurabi Kanunları zeytin ağacını bir yıl içinde iki ayaktan fazla budamanın ölüm cezasına çaptırılacağını söyler.

M.Ö. 1700 – Zeytin ağacı Mısır’a getirildi. Tutankamon zeytin dallarından taç giydi.

M.Ö. 1500 – Zeytinyağı Girit’in en önemli ticaret geliri olarak ortaya çıkar ve Mısır’da kozmetik amaçlarla kullanılır.

M.Ö. 1000 – Yunanistan’da zeytinyağının mutfaktaki kullanımları keşfedilmeye başlanır.

M.Ö. 900 – Kaldıraçlı presler kullanılmaya başlandı.

M.Ö. 776 – Kazananlara zeytin dalı ve zeytinyağının ödül olarak verildiği ilk Olimpiyat Oyunları yer alır.

M.Ö. 620 – Solon’un zeytin koruma kanununda bir zeytin ağacını kesen veya zarar verenin ölüm cezasına çarptırılacağı yazılır.

M.Ö. 600 – İtalya, İspanya, Fransa ve Kuzey Afrika zeytin ağacıyla tanıştı.

M.Ö. 200 – Arşimet vidası zeytinyağı preslerinde kullanılmaya başlandı.

M.Ö. 100 – Eski Yunan ve Roma edebiyatında zeytin ağaçlarından, zeytinden ve zeytinyağından söz edilir.

M.S. 100 – Romalılar birkaç değişik zeytinin sınıflandırmasını yaparlar.

M.S. 200 – Roma barışıyla Akdeniz’de zeytinyağı üretimi ve ticareti altın devrini yaşadı.

M.S. 325 – Konsantin zamanında 2300 yağ distribütörü kent sakinlerinin yemek, kozmetik masaj, vücut bakımı, lamba ve diğer şey için kullandığı zeytinyağını temin eder.

M.S. 1000 – Zeytinyağı az bulunmaya başlar ve bazen nakit yerine kullanılsa da en önemli kullanım alanı dinsel ayinlerdir.

M.S. 1300 – Zeytinyağı Akdeniz ülkelerinin temel yiyeceği haline geldi.

M.S. 1500 – 1600 – İspanyol kaşif ve misyonerler zeytinyağını Yeni Dünya’ya taşırlar.

M.S. 1524 – Meksika’da ilk zeytin ağaçları dikilir.

M.S. 1550 – Leonardo da Vinci zeytinyağı presi tasarladı.

M.S. 1700 – Fransisyan misyonerler 600 kilometrelik Kaliforniya sahillerine 1800’lerin başlarında zeytin dikerek 21 yerleşim bölgesinden 19’una zeytini götürürler.

M.S. 1717 – Vincenzo Mela adlı İtalyan prina yıkama yöntemiyle prina yağı elde etti.

M.S. 1820 – Zeytinyağı imalatında su gücüyle çalışan hidrolik presler kullanılmaya başlandı.

M.S. 1870 – Kaliforniya’da ilk ticari zeytin üretimi başlar.

M.S. 1887 – Van Gogh zeytinliklerle ilgili 16 tablo yaptı.

M.S. 1900 – İtalya Kralı I. Umberto İtalya’da zeytin ağacının kesilmesini yasaklar ki bu İtalya’nın bazı kesimlerinde hala yürürlüktedir.

M.S. 1920 – Amerika’ya gelen Avrupalı göçmenler Amerikan mutfağına zeytinyağını sokarlar.

M.S. 1927 – Kesintisiz sistemin öncüsü santrifüj teknolojisi zeytinyağı imalatında uygulandı.

M.S. 1980 – Sağlık ve yemek kitapları aracılığıyla zeytinyağı bilgi ve kültürü dünyaya yayılmaya devam eder

Romalılar zeytinin iki taş arasında ezilmesine dayanan yöntemi bulmuşlardır. İlk zamanlarda taşın dönmesi insanlar tarafından sağlanırken, daha sonra bu iş için hayvan gücünden yararlanılmıştır. Zamanla, ezilen zeytin hamurunun sıkıştırılması için Arşimet vidasının döndürülmesi ile oluşturulan basınçtan faydalanılmıştır. Mengene tabir edilen bu usul günümüzde de halen kullanılmaktadır. Teknolojinin gelişmesi ile en modern sistem olan kontinü tesislere dek gelinmiştir.

Ayrıca birçok sanatsal obje, zeytin ağacından yapılmaktaydı. Zeytin ağaçları resim sanatında da önemli bir yer tutmaktaydı. Zeytin hasadı, zeytinin preslenmesi ve zeytin ticaretini gösteren olaylar elle boyanmış kaplarda resmedilirdi.

Ülkemizde Zeytin Denildiği Zaman Adını En Çok Duyduğunuz Kurumlar

Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsü

Ülkemizde ise Atatürk’ün 1929 yılında Yalova bölgesine yaptığı bir gezide zeytinciliğe gereken önemin verilmesine yönelik direktifleri ile ülkemizde zeytincilik seferberliği başlatılmış ve zeytincilik konusunda araştırmalar yapmak üzere, 1937 yılında Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsü kurulmuştur.

Diğer yandan zeytin, bahçesine bakmayan ve bakım yaptırmayan üreticilere ceza verilmesine neden olan bir kanuna (26/01/1939 tarih ve 3573 sayılı “Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun”) sahip tek bitki olmuştur.

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK)

21 Mayıs 2007’de Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) ilk kurulan ürün konseyi olarak tarihe geçti.

Böylece 2002 yılından bugüne kadar kuruluşuna emek verenler UZZK Yönetmeliği doğrultusunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından ilk yetki belgesini alarak Kurucular Kurulu olarak göreve başladı.

Tariş

TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği, Türkiye’de kooperatifçiliğin tarihsel gelişim sürecinde oldukça seçkin ve onurlu bir yer tutmakta, ilk örgütlenme günümüzden yüz yıl öncesine kadar dayanmaktadır. 1913’de Ege Bölgesi’ndeki ürünlerin yabancı ve tefecilerin tekelinden kurtarılarak doğrudan değerlendirilebilmesi amacıyla ilk örgütlenmeye gidilmiştir. Daha sonra, 9 Ekim 1935 tarihinde 2834 sayılı “Tarım Satış Kooperatifleri” Yasası çıkarılmıştır.

Zeytinyağının kooperatifleştirilmesindeki amaç; İkinci Dünya Savaşı dolayısıyla bu ürünün fiyatlarında yaşanan istikrarsızlığa son vererek, zeytinyağı üreticisini, tüccar, komisyoncu ve işletmeci gibi vurguncuların sömürüsünden kurtararak, diğer ürünlerde olduğu gibi aracılara giden paraların üreticide kalması ve 2834 sayılı yasanın üçüncü maddesinin (b) fıkrasına dayanarak, ürünlerin gerektiğinde hammadde olarak işlenmesini ve satışını gerçekleştirmek

Marmarabirlik Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği

Marmarabirlik, Dünyanın en kaliteli sofralık zeytinlerinin yetiştirilmesi  ve  daha   iyi koşullarda  pazarlanması amacıyla, bölge zeytin üreticilerinin karşılıklı yardım ve  dayanışma içerisinde  1954 yılında kurmuş oldukları bir Tarım Satış Kooperatifleri Birliği’dir.

Marmarabirlik, ülkedeki diğer tarım satış kooperatif ve birlikleri gibi 02/11/1935 tarih  ve 2834 sayılı “Tarım Satış  Kooperatifleri ve Birlikleri” hakkında kanun hükümlerine ve buna istinaden hazırlanan ana sözleşmeye   göre kurulmuştur.  Zaman  içinde daha etkin, verimli, sürdürülebilir ve özerk bir yapıya sahip olunması ve yeniden yapılandırılması amacı ile  yasal değişikliklerine  gidilmiş ve en son   06/12/2000 tarih ve 24270 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4572 Sayılı “Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri” hakkındaki kanun  hükümlerine istinaden   hazırlanan  ana  sözleşme, 02/06/2001  tarihinde gerçekleşen intibak genel kurul onayı ile uygulanmaya konulmuştur. Bu ana sözleşme ile Marmarabirlik’in adının açılımına özerk ve özel yapısı gereği  sınırlı sorumlu  eklenerek adı “S.S. Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği” olarak değiştirilmiştir.

Marmarabirlik, başlangıçta Gemlik, Mudanya, ve Erdek Kooperatiflerinin bir araya gelmesiyle kurulan ve süreç içerisinde büyüyüp gelişerek, bir dünya markası statüsüne kavuşan dünyanın en büyük zeytin kuruluşudur.

Zeytin Ağacı Hikayelerinden Birkaç Örnek

Nuh Tufanı

“…ve insanlık zeytinle yeniden doğar.”

Eski Ahit’te yer alan efsanelerden biri, Hazret-i Nuh ve tufandan bahseder. Yarattığı âdemoğlunun yeryüzüne kötülük tohumları saçtığını gören Tanrı, onu bir tufanla cezalandırmaya karar verir. Ve Hazret-i Nuh’a bir gemi yapmasını, bu gemiye her temiz hayvandan erkek ve dişi yedişer, her temiz olmayan hayvandan erkek ve dişi ikişer ve kuşlardan da erkek ve dişi yedişer tane almasını söyler. Ardından büyük tufan başlar, Hazret-i Nuh ve  gemisindeki canlılar hariç, yeryüzü üzerinde yaşayan her şey silinir. Tufan durulduğu zaman Hazret-i Nuh, suların çekilip çekilmediğini anlamak için geminin penceresinden bir güvercini güneşin battığı yere doğru salar. Sular çekilmediği için güvercin gemiye döner. Hz. Nuh, yedi gün sonra güvercini tekrar salar. Güvercin bu sefer, ağzında yeni koparılmış zeytin yaprağıyla gelir. O zaman Nuh, suların yeryüzünden çekildiğini anlar. Ağzında zeytin yaprağı tutan güvercin, o günden bu güne, ümidin, bolluğun, esenliğin ve barışın simgesi olur. Tufanın yok edici gücüne karşı direnen

“Ağaçların kralı”

Hâkimler Kitabı’nda geçen bir öykü, ağaçların kendilerine kral seçmek için ilk olarak zeytin ağacına başvurduklarından bahseder: “Vaktiyle ağaçlar, kendilerine kral meshetmek için gittiler; ve zeytin ağacına dediler: Bize kral ol. Ve zeytin ağacı onlara dedi: Allah’ın ve insanın bende sena ettikleri (övdükleri) yağımı bırakayım ve ağaçlar üzerinde sallanmaya mı gideyim?” Zeytin ağacından “hayır” yanıtını alan ağaçlar, daha sonra incir ve asmaya giderler. Ancak incir ve asma da, aynı gerekçeyle kral olmayı reddederler. Hâkimler Kitabı’ndaki öyküden, ağaçların kendilerine kral olarak “kara çalıyı” seçtiklerini ve kara çalının da krallığı kabul ettiğini öğreniriz.

Hakimler Kitabı

((İbranice: Sefer Shoftim ספר שופטים) ilk olarak İbranice yazılmış bir İncil kitabıdır. Tanah’da ve Hıristiyanların Eski Ahit’in içinde yer alır.)

Yunan Mitolojisinde Zeytin

Yunan mitolojisinde Attike’nin koruyucusunun seçilmesinde zeytinin önemini biliyor musunuz? Attike’nin koruyuculuğu için denizlerin tanrısı Poseidon ve Zeus’un kafasından silahıyla doğan tanrıça Athena aday olmuştu.

Poseidon her zamanki güç gösterilerinden birini sergileyerek Atina’nın en yüksek noktasına bir dokunuşla tuz gölü oluşturdu.

Athena ise bu şehre verilecek en değerli armağanın zeytin ağacı olduğunu düşündü ve bir zeytin ağacının topraktan bitmesini sağladı.

Bu yarışmanın hakemi Olympos’un on iki tanrısı en değerli ve en yararlı hediyenin zeytin olduğuna karar verdi, böylece Athena Atinalıların akıl tanrıçası oldu.

Bir süre sonra Poseidon’un Atina’ya hakim olamamasını hınçla karşılayan oğlu Halirrothios, hediye edilen zeytin ağacını kesmek için elindeki baltayı salladı. Fakat büyülü bir şekilde balta ters döndü ve Halirrothios’un kafasını kesti.

İşte böyle sevgili arkadaşlar.

Zeytin, zeytinyağı ve zeytinin tarih içinde yolculuğunu anlatan başka yazılarda buluşmak üzere hoşçakalın.

 

 

 

 

 

Kaynaklar

http://apelasyon.com/Yazar/3-bilge-keykubat

https://www.hasatzeytinyagibutigi.com/zeytinin-ve-zeytinyaginin-tarihcesi/

http://www.marmarabirlikakademi.com/tr/zeytin-kutuphanesi/zeytinin-tarihcesi

http://www.agaclar.org/agac.asp?id=305

http://www.yesilist.com/mitolojik-bitkiler/

http://uzzk.org/Belgeler/uzzk_tarihce.txt

http://www.tariszeytinyagi.com/www.tariszeytinyagi.com/taris-hakkinda.html

http://www.marmarabirlik.com.tr/tarihce_.html

http://www.gemlikzeytini.net/zeytin-agaci.htm

 

 

1 yorum

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.